Kız Meslek Lisesi’nde öğretim yılı başı toplantısı yapıyorduk.
Gündem görüşülürken ders dağıtımları falan yapılmış sıra Eğitsel Kollar ve
Sınıf Öğretmenliği dağıtımlarına gelmişti.
Önce sınıf öğretmenlikleri dağıtıldı, sonra Eğitsel kollar…
Edebiyat öğretmeni iki tane olunca birimiz Kültür Edebiyat kolunu birimiz de
Kitaplık Kolunu alırdık. O yıl ben Kitaplık Kolunu almıştım.
Okul müdürümüz Huriye Acun:
- şimdi
dağıtılmayan sınıf ve kol kaldı mı? diye sordu.
Şimdi kim olduğunu anımsayamadığım kurul yazmanı:
-kalmadı, deyince Müdüre Hanım:
- Açıkta kalan öğretmen arkadaş var mı? Diye sordu. Hiç kimseden
ses çıkmayınca Müyesser Hanım uykudan uyanır gibi:
- Bana bir şey kalmadı, dedi.
Kimi kollar bir, kimi kollar iki öğretmenden müteşekkildi.
- Sen de tek öğretmeni olanlardan birini seç o zaman, dedi Okul
Müdürü…
Nakış Öğretmeni olan Müyesser Akman:
— Ben de Ali beyin koluna girivereyim o zaman… Dedi.
Tüm öğretmen ve yöneticiler hep bir ağızdan bastık kahkahayı…
O yıl Kitaplık Kolu çalışmalarını birlikte yönettik. Ders zili
çalıp çalışmalara giderken aklımıza geldikçe hep gülümsemekten kendimizi
alamadık.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder